Avrupa'da Gotik Rönesans ve Barok Mimarilerinin Karşılaştırılması
Avrupa'da Gotik Rönesans ve Barok Mimarilerinin Karşılaştırılması
Kaburgalı tonoz, Dayanma ayakları(kontrforlar), Dayanma kemerleri
Kaburgalı tonoz haç tonoza kaburgaların eklenmesiyle elde edilir.Dayanma ayakları ve dayanma kemerlerinden oluşan sisteme ''dayanma sistemi''denmektedir.Bu sistem,Gotik mimarlığın düşeyde gelişimini sağlamış ve yük aktarma prensibi ile büyük pencereler açmaya olanak sağlamıştır.Gotik yapılar göğe yükselen hatları ile çok dinamik ve canlı bir yapı sergilemektedir.En etkileyici yeniliği kilise duvarlarının kaldırılıp yerini renkli cam zarların almasıdır.Bunlar okuma yazma bilmeyenler için bir İNcil olmuştur.
15.yyda İtalyanların gotik mimariye karşı Roma mimarisini temel aldığı bu yeni mimari üslup, Rönesans Mimarisidir.Bu çağ geçmişin ve insan saygınlığının,sanatçı kişiselliğinin de yeniden bulunduğu dönemdir.Rönesans hümanizmi insanı Ortaçağ boyundurluğundan kurtarmıştır.Rönesans mimarisinin kurucusu Brunelleschi'dir. Tüm yapılarında Gotik Mimariye karşı çıkmış , yeni mimariyi Roman ve Hristiyanlık eserlerinden yararlanarak biçimlenmiştir. Çağdaşları onun kullandığı bu üsluba antik üslup adını vermişlerdir.
Rönesans yapıları belli kural ve simetriye bağlıdır. Gotik'te mantıklı olmayan düşünce yerini Rönesans'ta mantıklı,matematiksel düşünceye bırakır.Cephelerde düz çizgiler egemen olup silmeler ile katlar birbirinden ayrılmış ve her bölüm kendi içinde bitmiştir.
Avrupa'nın katolik ülkeleri ile Latin Amerika'ya yayılmış ve eğri hatların hakim olduğu bir üsluptur.Barok mimari Rönesans'ın katı kurallarına tepki olarak doğmuştur.Barok mimarlık abartılı hacim ve dekorları kullanarak görkem ve güç etkisi yaratmaya çalışmıştır. Tanrı ve kral dönemin mutlak hükümdarlarıdır. Tanrı için kilise, kral için saraylar yapılmaktadır.Barok dönemde sonsuzluk ve hareket esas alınmıştır.
Avrupa'da Gotik,Rönesans ve Barok mimarileri farklı ortamlarda doğup gelişmiş biçimlendirilmeleri de farklı olmuştur.Gotik mimarinin doğduğu Ortaçağ ruhani yetkinliğe ve öbür dünyadaki kurtuluşa,Rönesans'ın doğduğu Yeniçağ ise,dünyevi yetkinliğe ve ve bu dünyadaki yetkinliğe önem veriyordu.Barok'ta ise Rönesans akılcılığı yerini duygulara ve subjektivizme bırakıyordu.Bu farklılıklar mimaride özellikle çatı ve cephe düzenlerinin farklılığıyla somutluk kazanıyordu.
Çalışmanın amacı; Üç mimari dönemi karşılaştırmalı olarak ele almak, dönemsel farklılıkları çalışmanın doğrultusunda ortaya koymaktır.
12.yüzyıldan 16.yüzyıla kadar Fransa'dan Avrupa'ya süren ve temel özelliği dikey hatlar olan mimari üsluptur.Gotik'in kaynağı Fransa'da Sens,Reims ve Rouen piskoposluklarıdır.
Tanrıya ulaşmak için yapılan bu yapılar en özgün ürünleri dini mimari de vermiştir.
Avrupa mimarlığında çok önemli yer tutan ve yapımı yıllar süren çok sayıda katedral inşa edilmiştir.Katedraller, Ortaçağ'ın tarihsel koşullarının , toplumsal psikolojisinin ve Tanrı odaklı yaşamının anıtsal ifadeleridir.
Gotik mimari çatı ve cephe sistemleri açısından üç yenilik getirmiştir:
Kaburgalı tonoz, Dayanma ayakları(kontrforlar), Dayanma kemerleri
Kaburgalı tonoz haç tonoza kaburgaların eklenmesiyle elde edilir.Dayanma ayakları ve dayanma kemerlerinden oluşan sisteme ''dayanma sistemi''denmektedir.Bu sistem,Gotik mimarlığın düşeyde gelişimini sağlamış ve yük aktarma prensibi ile büyük pencereler açmaya olanak sağlamıştır.Gotik yapılar göğe yükselen hatları ile çok dinamik ve canlı bir yapı sergilemektedir.En etkileyici yeniliği kilise duvarlarının kaldırılıp yerini renkli cam zarların almasıdır.Bunlar okuma yazma bilmeyenler için bir İNcil olmuştur.
RÖNESANS MİMARİSİ
15.yyda İtalyanların gotik mimariye karşı Roma mimarisini temel aldığı bu yeni mimari üslup, Rönesans Mimarisidir.Bu çağ geçmişin ve insan saygınlığının,sanatçı kişiselliğinin de yeniden bulunduğu dönemdir.Rönesans hümanizmi insanı Ortaçağ boyundurluğundan kurtarmıştır.Rönesans mimarisinin kurucusu Brunelleschi'dir. Tüm yapılarında Gotik Mimariye karşı çıkmış , yeni mimariyi Roman ve Hristiyanlık eserlerinden yararlanarak biçimlenmiştir. Çağdaşları onun kullandığı bu üsluba antik üslup adını vermişlerdir.
Rönesans yapıları belli kural ve simetriye bağlıdır. Gotik'te mantıklı olmayan düşünce yerini Rönesans'ta mantıklı,matematiksel düşünceye bırakır.Cephelerde düz çizgiler egemen olup silmeler ile katlar birbirinden ayrılmış ve her bölüm kendi içinde bitmiştir.
Rönesans'ı savunan İtalyanlar, Hristiyanlığı çağdaş gerekler ile bağdaştırmanın şart olduğunu savunmakta ve bu mimariyi Barok üsluba doğru sürüklemiştir.
BAROK MİMARİ
Avrupa'nın katolik ülkeleri ile Latin Amerika'ya yayılmış ve eğri hatların hakim olduğu bir üsluptur.Barok mimari Rönesans'ın katı kurallarına tepki olarak doğmuştur.Barok mimarlık abartılı hacim ve dekorları kullanarak görkem ve güç etkisi yaratmaya çalışmıştır. Tanrı ve kral dönemin mutlak hükümdarlarıdır. Tanrı için kilise, kral için saraylar yapılmaktadır.Barok dönemde sonsuzluk ve hareket esas alınmıştır.
Rönesans'ın düz ve statik çizgileri Barok'ta cephelerde girinti ve çıkıntıya dalgalanmalara dönüşmektedir.Barok insanı şaşırtan geniş meydanlar ve kent planlarını mimariye kazandırmıştır
.Barok'ta heykel ile mimari yapı,birbirine tamamen kaynaşmış olarak görünmektedir.18.yüzyılın ortasından sonra klasik mimari yani yatay ve dikey hatların sakinliği özlenmeye başlanmıştır.
Barok döneminde çeşme ve merdivan mimariside önem kazanmıştır.
KARŞILAŞTIRMA
Ortaçağ'da insanlar Tanrı'nın dünyası içindedir.Her olayın Tanrı'dan geldiğine ve öbür dünyadaki kurtuluşa inanılmaktadır.
-Gotik yapılar adeta sonsuzluğa ve Tanrıya yükselir gibi inşa edilmektedir.
-Rönesans yapılarında rasyonalizm başlamakta, sonsuzluk yerine ölçü, karışıklık yerine sakin ve dünyevi bir tarz ortaya çıkmıştır..
-Barok Mimarisi'nde ise duygular öne çıkmış, hareketlilik ve kuralların reddeden bir yapı ortaya cıkmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder